Dolar bu hafta neredeyse 12’yi görecek oldu. Bunun başlıkla ne alakası var diye sorabilirsiniz ve bu sorunuz çok da haklı olacaktır. Varmak isteyeceğim sonuç alım gücünün yaratıcılıkla olan ilişkisini çok somut bir bağlantı ile kurmak.

Doların yeni rekor denemesi yaptığı bir sabah alışkanlık üzerine Hacker News adresinde geziniyordum. Sörf yapmanın artık tek yolu olan bu aracı sayfalara söylenirken bir projenin sayfasına denk geldim. Meshtastic LoRa modülasyonu kullanarak dışmekanlarda GPS ile mesajlaşma kabiliyeti sağlayan ucuz bir donanım projesi. Uzun zamandır başka yöntemlerle radyo amatörü ve artık eski bir arama kurtarma gönüllüsü olarak ilgilendiğim bir amacın çok kolay yinelenebilir şekilde gerçekleştirildiğini görmek heyecan verdi. Sonra bu heyecanımın yerini hüzün ve öfke aldı.

LilyGo cihazı

Şayet projenin tüm kapsamını denemek veya kullanmak isterseniz $30 değerinde donanımı satın almayı gözden çıkarmanız gerekiyor. Bunun yanı sıra kargosu ve devletin keseceği haracı da göz önüne aldığınızda ~$40 civarında bir masrafa bakıyor olacaksınız. Bu cihazdan en azından iki taneye ihtiyaç olduğu gerçeği altında muhtemelen tüm heyecanınız $100 gibi bir şeye mal olacaktır. Bir an durdum ve bunun 10 sene önce bana hiç bir engel teşkil etmeyeceği fikri aklıma geldi. Elbette o gün ve muhtemelen insanlığın göreceği tüm gelecekte bu fiyatların pahalı olacağı insanlar olacak lakin mesele sadece ve sadece hobi için hiç bir başka getiri beklemeden harcababilecek paranın sınırının çok yukarılara çıkmış olmasında.

Bunun benim için önemi tamamen kişisel gelişimim ile ilgiliydi. Böyle bir projeyi zamanında benim de hayata geçirmişliğim var. Gözümü kırpmadan bir öğrenci olarak şu anda bahsi geçen bütçenin katlarcasını harcayıp gerekli donanımları satın alabilmiş ve sonunda da değeri bilinmeyecek olsa da muhteşem bir araç ortaya çıkarmıştım. Bu sayede mikro işlemcileri tanıyıp elektronik bilgime yeni katkılar yapmış ve elektromanyetizma ile dijital modülasyonlarla ilgili bilgilenmiştim. Bugün hala bu deneyimlerimin çıktılarının bana kattığı değeri kullanıyorum. Şayet o projeyi yapamamış olsaydım bugün var olduğum kişiden daha eksik olacaktım ve gelecekte yapmayı düşlediğim şeylere de aynı eksiklikle bakacaktım. Bu korktuğum şey şu anda yaşanıyor. LoRa teknolojisi ile sadece oynamak istemek için artık pek çoğumuz fazla fakiriz ve çokça insan yeni dünyada edinebilecekleri bu deneyimleri mali sebeplerle yaşayamıyor. Ben görece şanslıyım keza zamanında fırsatım vardı. Ya şimdi zamanı olan insanlar? Kendim için hüzünlüyüm ama onlar adına öfkeliyim.

Coğrafyanın kader olmasının pek çok sebebi olabilir fakat kanımca hiç biri mali alım gücü kadar gözönünde sayılmaz. Yaratıcılık, benim anladığım üzere ilgisiz görünen bilgiler arasındaki örüntüyü keşfedip irfan üretebilme hali, bireysel deneyimlerin kıtlığında gerçekleşemez. İnsanlar denemek, yanılmak ve bunlardan ders çıkarmak zorundalar. Şayet sadece yaşamakla uğraşıyorsanız başka bir şeye fırsatınız yoktur. Yaratıcılık ve yaratma eylemi öğretilemez, teşvik edilemez, aşılanamaz. O yüzden bu ülkedeki yerli ve milli(!) teknoloji geliştirme teşvikleri iğreti kalıp, taklit niteliğini aşabilen hiç bir şey üretemiyor. Yeterince deneyimi olan yaratıcı ve özgür insanların olmadığı bir topluluktan daha fazlası çıkmaz. Yaratıcı ve özgür insanların da temel özelliği kendileri gibi insanları aramalarıdır ki bu da yerli ve milli beyin göçünü çok güzel bir şekilde açıklar. Hiç bir okul laboratuarı, hiç bir teşvik bu çok insani sürecin yerini alamaz.

Bir yerde neden yeni bir şeyler yok diye söylenen herkesin şapkasını önüne koyup yarattıkları bu dünyadaki paylarını düşünmeye davet ediyorum.